Kişi Başına Gelirde Rekor Artış: KKTC’de Milli Gelir 17.498 Dolara Yükseldi
KKTC İstatistik Kurumu’nun yayımladığı 2024 yılına ait veriler, ülke ekonomisinin kâğıt üzerindeki büyümesini ortaya koydu. Kuruma göre Kişi Başına Düşen Gayri Safi Milli Hasıla (milli gelir) 2024’te 17.498 ABD doları olarak hesaplandı. Bu rakam, 2023 yılına göre 2.899 dolarlık (yaklaşık %20) bir artış anlamına geliyor.
Ancak vatandaşlar bu artışı gerçek yaşamlarında hissetmediklerini söylerken, ekonomistler de söz konusu yükselişin kur artışı ve enflasyon kaynaklı olduğunu belirtiyor. Küçük ve dışa bağımlı ekonomilerde kişi başı gelir hesaplamalarının sahadaki gerçekliği tam olarak yansıtmadığı da uzmanlarca sıkça dile getiriliyor.
Reel Büyüme Yüzde 8.5
İstatistik Kurumu aynı zamanda 2024 yılı için reel büyüme oranını %8.5 olarak açıkladı. Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH), 231,9 milyar TL olarak hesaplandı. Bu değer, bir yıl içinde üretilen tüm mal ve hizmetlerin parasal karşılığını ifade ediyor.
İnşaat ve Sanayide Yüksek Performans
Sabit fiyatlarla reel büyüme oranlarına bakıldığında en büyük artış %19.9 ile inşaat sektöründe yaşandı. Bunu %12.8 ile ithalat vergileri, %11.4 ile sanayi sektörü izledi. Ancak inşaat sektörünün GSYH içindeki toplam payı %5.8’de sabit kaldı, yani büyüme oranı artmasına rağmen sektörün ekonomideki ağırlığı değişmedi.
GSYH’da Sektörel Dağılım: Turizm ve Ticaret Zirvede
2024 yılı itibarıyla sektörlerin GSYH içindeki cari fiyatlarla dağılımı şu şekilde gerçekleşti:
- Ticaret ve Turizm: %30.7
- Ticaret: %11.0
- Otelcilik & Lokantacılık: %19.7
- Kamu Hizmetleri: %11.5
- Serbest Meslek & Hizmetler: %10.3
- Serbest Meslek: %6.9
- Yükseköğretim: %3.5
- Ulaştırma & Haberleşme: %9.3
- İthalat: %8.3
- Mali Müesseseler: %7.1
- Tarım: %6.6
- İnşaat: %5.8
- Sanayi: %5.4
- Konut Sahipliği: %5.0
Refah Gerçekten Arttı mı?
Veriler ışığında ekonomik göstergelerde yükseliş görülse de, halkın alım gücündeki kayıplar ve fiyat artışları nedeniyle söz konusu büyümenin vatandaşın hayatına yansımadığı yönünde geniş bir kanaat oluşmuş durumda. Uzmanlar, ekonomik büyümenin kapsayıcı ve dengeli olması gerektiğini, aksi takdirde refah artışı algısının yalnızca istatistiklerde kalacağını vurguluyor.